afford anlamı

'afford' means 'to have enough money or resources to buy or do something'.

afford :

Parası yetmek, gücü yetmek

Fiil

▪ I can afford to buy a new car.

▪ Yeni bir araba almaya param yetiyor.

▪ They cannot afford a vacation this year.

▪ Bu yıl tatile gitmeye güçleri yetmiyor.

paraphrasing

▪ manage – başarmak

▪ bear – katlanmak

Telaffuz

afford [əˈfɔːrd]

Fiilin vurgusu ikinci hece « ford » üzerindedir ve « ə-ford » şeklinde telaffuz edilir.

"afford" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"afford" - Genel anlam

Fiil
Parası yetmek, gücü yetmek

"afford" için konuşma türü değişiklikleri

▪ affordable (sıfat) – uygun fiyatlı

▪ affordability (isim) – satın alınabilirlik

"afford" ile yaygın ifadeler

▪ afford to do something – bir şeyi yapmaya gücü yetmek

▪ cannot afford – gücü yetmemek

▪ afford the luxury – lüksü karşılayabilmek

▪ afford the opportunity – fırsatı sağlayabilmek

TOEIC'teki "afford" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'afford' is often used to express financial capability or the lack thereof.

▪She can afford to buy a house.
▪O, bir ev satın alabilecek durumda.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'afford' is used with an infinitive, often testing the correct verb form that follows.

▪They cannot afford to miss this opportunity.
▪Bu fırsatı kaçırmaya güçleri yetmez.

afford

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Afford the luxury' means being able to indulge in something special or extra.

▪We can afford the luxury of a weekend getaway.
▪Bir hafta sonu kaçamağının lüksünü karşılayabiliriz.

'Afford the opportunity' means to be able to provide or take advantage of a chance.

▪This job affords me the opportunity to travel.
▪Bu iş bana seyahat etme fırsatını sağlıyor.

Benzer kelimeler ve "afford" arasındaki farklar

afford

,

manage

farklılıklar

'Afford' refers to having the financial means, while 'manage' implies successfully dealing with a situation.

afford
▪We can afford to buy a new computer.
▪Yeni bir bilgisayar alabilecek durumdayız.
manage
▪She managed to finish the project on time.
▪Projeyi zamanında bitirmeyi başardı.

afford

,

bear

farklılıklar

'Afford' is about financial capability, while 'bear' often relates to enduring or tolerating something.

afford
▪They cannot afford the high rent.
▪Gürültüye katlanamıyor.
bear
▪She cannot bear the noise.
▪Gürültüye katlanamıyor.

"afford" ile aynı kökene sahip kelimeler

"afford"'in kökeni

The word's etymology is not clear.

Kelime yapısı

The analysis of the word's composition is unclear.

Aynı kökene sahip kelimeler

The word's root is unclear or difficult to confirm.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

infraction

infraction

1213
▪commit an infraction
▪minor infraction
İsim ┃
Views 1
infraction

infraction

1213
ihlal, kural çiğneme
▪commit an infraction – ihlal yapmak
▪minor infraction – küçük ihlal
İsim ┃
Views 1
afford

afford

1214
▪afford to do something
▪cannot afford
current
post
Fiil ┃
Views 1
afford

afford

1214
Parası yetmek, gücü yetmek
▪afford to do something – bir şeyi yapmaya gücü yetmek
▪cannot afford – gücü yetmemek
Fiil ┃
Views 1
troublesome
▪cause trouble
▪get into trouble
Sıfat ┃
Views 1
troublesome
Zor, sıkıntı veren
▪cause trouble – sorun yaratmak
▪get into trouble – sıkıntıya girmek
Sıfat ┃
Views 1
spot

spot

1216
▪spot a mistake
▪on the spot
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
spot

spot

1216
Leke, nokta
▪spot a mistake – bir hatayı fark etmek
▪on the spot – anında
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
indentation
▪make an indentation
▪deep indentation
İsim ┃
Views 1
indentation
girinti, çentik
▪make an indentation – bir girinti yapmak
▪deep indentation – derin girinti
İsim ┃
Views 1
Same category words
finans, muhasebe

afford

Parası yetmek, gücü yetmek
current post
1214

Visitors & Members
1+