attraction anlamı

'attraction', "bir kişinin veya şeyin dikkat çekici veya cazip olan niteliği" anlamına gelir.

attraction :

cazibe, çekim

İsim

▪ The city has many tourist attractions.

▪ Şehirde birçok turistik cazibe merkezi var.

▪ Her smile is her greatest attraction.

▪ Gülümsemesi onun en büyük cazibesidir.

paraphrasing

▪ appeal – cazibe

▪ charm – çekicilik

Telaffuz

attraction [əˈtrækʃən]

İsim, ikinci hecede "trac" üzerinde vurgu ile "ə-trak-shən" olarak telaffuz edilir.

"attraction" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"attraction" - Genel anlam

İsim
cazibe, çekim

"attraction" için konuşma türü değişiklikleri

▪ attract (fiil) – çekmek, cezbetmek

▪ attractive (sıfat) – çekici

▪ attractively (zarf) – çekici bir şekilde

"attraction" ile yaygın ifadeler

▪ tourist attraction – turistik cazibe merkezi

▪ main attraction – ana cazibe

▪ local attraction – yerel cazibe

▪ special attraction – özel cazibe

TOEIC'teki "attraction" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

TOEIC kelime sorularında, 'attraction' genellikle turistik yerler veya cazibe merkezleri bağlamında kullanılır.

▪The museum is a popular attraction for visitors.
▪Müze, ziyaretçiler için popüler bir cazibe merkezidir.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

'Attraction' bir isim olarak kullanılır ve genellikle bir nesne veya kişinin çekiciliğini belirtmek için kullanılır.

▪The city's attractions include parks and museums.
▪Şehrin cazibeleri arasında parklar ve müzeler bulunur.

attraction

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Tourist attraction', turistlerin ilgisini çeken yerler anlamına gelir.

▪The Eiffel Tower is a famous tourist attraction.
▪Eyfel Kulesi ünlü bir turistik cazibe merkezidir.

'Magnetic attraction', bir şeyi güçlü bir şekilde çekme yeteneği anlamında kullanılır.

▪The magnetic attraction of the place was undeniable.
▪Mekanın manyetik çekiciliği inkar edilemezdi.

Benzer kelimeler ve "attraction" arasındaki farklar

attraction

,

appeal

farklılıklar

'Attraction', genellikle fiziksel veya görsel çekicilik anlamında kullanılırken, 'appeal' daha geniş bir ilgi çekme veya cazibe anlamına gelir.

attraction
▪The park is a major attraction for families.
▪Park, aileler için büyük bir cazibe merkezidir.
appeal
▪The movie has a wide appeal to audiences.
▪Film, izleyicilere geniş bir çekicilik sunuyor.

attraction

,

charm

farklılıklar

'Attraction', bir yer veya kişinin dikkat çekici özelliklerini ifade ederken, 'charm' genellikle daha kişisel bir çekiciliği belirtir.

attraction
▪The city's attractions are well-known.
▪Onun çekiciliği onu çok popüler yaptı.
charm
▪Her charm made her very popular.
▪Onun çekiciliği onu çok popüler yaptı.

"attraction" ile aynı kökene sahip kelimeler

"attraction"'in kökeni

"Attraction", Latince "attrahere" kelimesinden türemiştir ve başlangıçta "çekmek" anlamına gelirken, zamanla "cazibe" anlamını kazanmıştır.

Kelime yapısı

"Attraction", "at" (yönelme), "tract" (çekmek) kökü ve "ion" (isim) ekinden oluşur.

Aynı kökene sahip kelimeler

"Attraction" kelimesinin kökü "tract"tır (çekmek). Aynı kökü paylaşan kelimeler arasında "tractor" (çekici) ve "contract" (sözleşme) yer alır.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

fuel

fuel

1888
▪fuel consumption
▪fuel efficiency
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
fuel

fuel

1888
Yakıt
▪fuel consumption – yakıt tüketimi
▪fuel efficiency – yakıt verimliliği
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
attraction

attraction

1889
▪tourist attraction
▪main attraction
current
post
İsim ┃
Views 1
attraction

attraction

1889
cazibe, çekim
▪tourist attraction – turistik cazibe merkezi
▪main attraction – ana cazibe
İsim ┃
Views 1
dispute

dispute

1890
▪settle a dispute
▪in dispute
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
dispute

dispute

1890
Tartışma, anlaşmazlık
▪settle a dispute – bir anlaşmazlığı çözmek
▪in dispute – tartışma konusu
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
convey

convey

1891
▪convey a message
▪convey an idea
Fiil ┃
Views 1
convey

convey

1891
İletmek, taşımak
▪convey a message – bir mesaj iletmek
▪convey an idea – bir fikir iletmek
Fiil ┃
Views 1
compromise

compromise

1892
▪reach a compromise
▪compromise on quality
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
compromise

compromise

1892
uzlaşma, anlaşma
▪reach a compromise – uzlaşmaya varmak
▪compromise on quality – kaliteden ödün vermek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
Same category words
seyahat, turizm

attraction

cazibe, çekim
current post
1889

Visitors & Members
1+