customary anlamı

customary, "bir toplumda veya kültürde yaygın olan veya geleneksel olarak kabul edilen" anlamına gelir.

customary :

Geleneksel, alışılmış

Sıfat

▪ It is customary to greet people with a handshake.

▪ İnsanları tokalaşarak selamlamak gelenekseldir.

▪ In this country, it is customary to remove shoes before entering a home.

▪ Bu ülkede, bir eve girmeden önce ayakkabıların çıkarılması alışılmıştır.

paraphrasing

▪ traditional – geleneksel

▪ usual – alışılmış

Telaffuz

customary [ˈkʌs.tə.mer.i]

Sıfat, ikinci hecede vurgu ile "cus" kısmında vurgulanır ve "kas-tə-mə-ri" olarak telaffuz edilir.

"customary" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"customary" - Genel anlam

Sıfat
Geleneksel, alışılmış

"customary" için konuşma türü değişiklikleri

▪ custom (isim) – gelenek, alışkanlık

▪ customize (fiil) – özelleştirmek

"customary" ile yaygın ifadeler

▪ customary practice – alışılmış uygulama

▪ customary law – geleneksel hukuk

▪ customary greeting – alışılmış selamlaşma

▪ customary attire – geleneksel kıyafet

TOEIC'teki "customary" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

TOEIC kelime sorularında, "customary" genellikle bir toplumda yaygın olan gelenekleri veya alışkanlıkları tanımlamak için kullanılır.

▪It is customary to give gifts during the holidays.
▪Tatillerde hediye vermek gelenekseldir.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

"Customary" sıklıkla kültürel bağlamda kullanılır ve belirli bir davranışın yaygın olduğunu belirtir.

▪In many cultures, it is customary to share meals with guests.
▪Birçok kültürde, misafirlerle yemek paylaşmak alışılmıştır.

customary

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

"Customary practices" terimi, belirli bir toplumda yaygın olan uygulamaları ifade eder.

▪In some cultures, customary practices include specific rituals.
▪Bazı kültürlerde, alışılmış uygulamalar belirli ritüelleri içerir.

"Customary attire" ifadesi, belirli bir etkinlik veya kültür için geleneksel kıyafetleri tanımlar.

▪At the festival, many wore customary attire.
▪Festivalde birçok kişi geleneksel kıyafetler giydi.

Benzer kelimeler ve "customary" arasındaki farklar

customary

,

traditional

farklılıklar

"Customary" genel olarak yaygın olan gelenekleri ifade ederken, "traditional" daha çok belirli bir kültüre veya döneme ait olan gelenekleri ifade eder.

customary
▪It is customary to celebrate birthdays with parties.
▪Doğum günlerini partilerle kutlamak alışılmıştır.
traditional
▪Traditional birthday celebrations often include cake and candles.
▪Geleneksel doğum günü kutlamaları genellikle pasta ve mumlar içerir.

customary

,

usual

farklılıklar

"Customary" belirli bir kültürde yaygın olan şeyleri ifade ederken, "usual" daha genel bir anlamda, sıkça karşılaşılan veya beklenen şeyleri ifade eder.

customary
▪It is customary to say thank you after receiving a gift.
▪Her durumda teşekkür etmek yaygındır.
usual
▪It is usual to say thank you in any situation.
▪Her durumda teşekkür etmek yaygındır.

"customary" ile aynı kökene sahip kelimeler

"customary"'in kökeni

"Customary" kelimesi, Latince "consuetudinalis" kelimesinden türetilmiştir ve "alışkanlık" veya "gelenek" anlamına gelir.

Kelime yapısı

"Cus" (alışkanlık) ve "tomary" (sıfat yapıcı) eklerinden oluşur.

Aynı kökene sahip kelimeler

"Customary" kelimesinin kökü "custom" (alışkanlık) olarak kabul edilir. Aynı kökü paylaşan etkili kelimeler arasında "customer" (müşteri) ve "customize" (özelleştirmek) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

getaway

getaway

947
▪weekend getaway
▪romantic getaway
İsim ┃
Views 1
getaway

getaway

947
Kaçış, kısa tatil
▪weekend getaway – hafta sonu kaçamağı
▪romantic getaway – romantik kaçamak
İsim ┃
Views 1
customary

customary

948
▪customary practice
▪customary law
current
post
Sıfat ┃
Views 0
customary

customary

948
Geleneksel, alışılmış
▪customary practice – alışılmış uygulama
▪customary law – geleneksel hukuk
Sıfat ┃
Views 0
pending

pending

949
▪pending approval
▪pending investigation
Sıfat ┃
Preposition ┃
Views 2
pending

pending

949
Beklemede, sonuçlanmamış
▪pending approval – onay bekleyen
▪pending investigation – soruşturma bekleyen
Sıfat ┃
Preposition ┃
Views 2
semiconductor
▪semiconductor industry
▪semiconductor device
İsim ┃
Views 1
semiconductor
Yarı iletken
▪semiconductor industry – yarı iletken endüstrisi
▪semiconductor device – yarı iletken cihaz
İsim ┃
Views 1
workforce

workforce

951
▪skilled workforce
▪diverse workforce
İsim ┃
Views 1
workforce

workforce

951
İş gücü, çalışanlar
▪skilled workforce – nitelikli iş gücü
▪diverse workforce – çeşitli iş gücü
İsim ┃
Views 1
Same category words
diğerleri

customary

Geleneksel, alışılmış
current post
948

Visitors & Members
0+