delay anlamı

'Delay' means 'to make something happen at a later time than originally planned or expected.'

delay :

Gecikme, erteleme

İsim

▪ There was a delay in the delivery.

▪ Teslimatta bir gecikme oldu.

▪ The delay was due to bad weather.

▪ Gecikme kötü hava koşullarından kaynaklandı.

paraphrasing

▪ postponement – erteleme

▪ holdup – duraksama

delay :

Geciktirmek, ertelemek

Fiil

▪ They decided to delay the meeting.

▪ Toplantıyı ertelemeye karar verdiler.

▪ The train was delayed by an hour.

▪ Tren bir saat gecikti.

paraphrasing

▪ postpone – ertelemek

▪ defer – ertelemek

Telaffuz

delay [dɪˈleɪ]

Fiil, ikinci hecede "lay" üzerine vurgu ile "di-leï" olarak telaffuz edilir.

delay [dɪˈleɪ]

İsim, ikinci hecede "lay" üzerine vurgu ile "di-leï" olarak telaffuz edilir.

"delay" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"delay" - Genel anlam

İsim
Gecikme, erteleme
Fiil
Geciktirmek, ertelemek

"delay" için konuşma türü değişiklikleri

▪ delayed (sıfat) – gecikmiş

▪ delaying (isim) – geciktirme

"delay" ile yaygın ifadeler

▪ without delay – gecikmeden

▪ cause a delay – gecikmeye neden olmak

▪ delay in delivery – teslimatta gecikme

▪ delay the process – süreci geciktirmek

TOEIC'teki "delay" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'delay' is often used in contexts related to scheduling and timing.

▪The flight was delayed due to technical issues.
▪Uçuş teknik sorunlar nedeniyle gecikti.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'delay' can be tested as both a noun and a verb, highlighting its dual usage.

▪The manager delayed the meeting.
▪Müdür toplantıyı erteledi.

delay

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Delay tactics'

'geciktirme taktikleri' anlamına gelir ve bir şeyi geciktirmek için kullanılan stratejileri ifade eder.

▪The team used delay tactics to buy more time.
▪Takım, daha fazla zaman kazanmak için geciktirme taktikleri kullandı.

'Better late than never'

'geç olsun güç olmasın' anlamına gelir ve bir şeyin geç yapılmasının hiç yapılmamasından daha iyi olduğunu ifade eder.

▪He finally apologized, better late than never.
▪Nihayet özür diledi, geç olsun güç olmasın.

Benzer kelimeler ve "delay" arasındaki farklar

delay

,

postpone

farklılıklar

'Delay' genellikle beklenmedik bir gecikmeyi ifade ederken, 'postpone' daha çok planlı bir ertelemeyi ifade eder.

delay
▪The project was delayed due to funding issues.
▪Proje, finansman sorunları nedeniyle gecikti.
postpone
▪The meeting was postponed to next week.
▪Toplantı gelecek haftaya ertelendi.

delay

,

defer

farklılıklar

'Delay' genellikle kısa süreli gecikmeler için kullanılırken, 'defer' daha uzun süreli ertelemeleri ifade eder.

delay
▪The delivery was delayed by a day.
▪Karar gelecek aya ertelendi.
defer
▪The decision was deferred until next month.
▪Karar gelecek aya ertelendi.

"delay" ile aynı kökene sahip kelimeler

"delay"'in kökeni

The word 'delay' originates from the Old French 'delaier', meaning 'to put off, postpone, or hinder'.

Kelime yapısı

'Delay' consists of 'de' (away) and 'lay' (to place), suggesting the action of placing something away for later.

Aynı kökene sahip kelimeler

The word's root is 'lay', and other influential words sharing the same root include 'relay' (to pass along) and 'layover' (a stopover).

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

potential

potential

197
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 0
potential

potential

197
Olası, muhtemel
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 0
delay

delay

198
▪without delay
▪cause a delay
current
post
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
delay

delay

198
Gecikme, erteleme
▪without delay – gecikmeden
▪cause a delay – gecikmeye neden olmak
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
obtain

obtain

199
▪obtain information
▪obtain permission
Fiil ┃
Views 0
obtain

obtain

199
elde etmek, edinmek
▪obtain information – bilgi edinmek
▪obtain permission – izin almak
Fiil ┃
Views 0
restrict

restrict

200
▪restrict access
▪restrict usage
Fiil ┃
Views 1
restrict

restrict

200
Kısıtlamak, sınırlamak
▪restrict access – erişimi kısıtlamak
▪restrict usage – kullanımı kısıtlamak
Fiil ┃
Views 1
alternative
▪alternative energy
▪alternative medicine
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 1
alternative
Seçenek, alternatif
▪alternative energy – alternatif enerji
▪alternative medicine – alternatif tıp
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 1
Same category words
sevkiyat, program

delay

Gecikme, erteleme
current post
198

delay

198

setback

213

pace

777

route

1506

Visitors & Members
0+