deter anlamı

'Deter' signifie « birini bir şey yapmaktan alıkoymak veya caydırmak » anlamına gelir.

deter :

Caydırmak, engellemek

Fiil

▪ The police presence can deter crime.

▪ Polis varlığı suçları caydırabilir.

▪ High fines are meant to deter speeding.

▪ Yüksek cezalar hız yapmayı caydırmak içindir.

paraphrasing

▪ discourage – caydırmak

▪ prevent – engellemek

Telaffuz

deter [dɪˈtɜːr]

Fiil, ikinci hecede vurgu olan "ter" kısmında vurgulanır ve "di-tır" olarak telaffuz edilir.

"deter" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"deter" - Genel anlam

Fiil
Caydırmak, engellemek

"deter" için konuşma türü değişiklikleri

▪ deterrent (sıfat) – caydırıcı, engelleyici

"deter" ile yaygın ifadeler

▪ deterrence (isim) – caydırma, engelleme deter someone from doing something – birini bir şey yapmaktan caydırmak

▪ deter crime – suçu caydırmak

▪ deter a decision – bir kararı engellemek

▪ deterrent measures – caydırıcı önlemler

TOEIC'teki "deter" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

TOEIC kelime sorularında 'deter', genellikle bir şeyi yapmaktan alıkoyma anlamında kullanılır.

▪The warning signs are meant to deter trespassers.
▪Uyarı işaretleri, izinsiz girenleri caydırmak için konulmuştur.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

'Deter' genellikle geçişsiz bir fiil olarak kullanılır ve hangi eylemin engellendiğini belirten dilbilgisi sorularında test edilir.

▪The new laws deter people from littering.
▪Yeni yasalar insanları çöpleri yere atmaktan caydırıyor.

deter

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Deterrent effect'

'caydırıcı etki' anlamına gelir ve genellikle suçları önlemek için kullanılır.

▪The police presence has a strong deterrent effect on crime.
▪Polis varlığı, suç üzerinde güçlü bir caydırıcı etkiye sahiptir.

'Deterrent measures'

'caydırıcı önlemler' anlamına gelir ve güvenlik bağlamında sıkça kullanılır.

▪The government implemented deterrent measures against fraud.
▪Hükümet, dolandırıcılığa karşı caydırıcı önlemler aldı.

Benzer kelimeler ve "deter" arasındaki farklar

deter

,

discourage

farklılıklar

'Deter', bir eylemi yapmaktan alıkoymak anlamında kullanılırken, 'discourage' genellikle bir kişinin cesaretini kırmak veya moralini bozmak anlamına gelir.

deter
▪The police can deter crime.
▪Polis suçları caydırabilir.
discourage
▪The teacher discouraged him from quitting.
▪Öğretmen onu bırakmaktan caydırdı.

deter

,

prevent

farklılıklar

'Deter', bir şeyi yapmaktan alıkoymak için kullanılırken, 'prevent' daha çok bir olayın gerçekleşmesini engellemek anlamında kullanılır.

deter
▪The new laws deter crime.
▪Aşılar hastalıkları önler.
prevent
▪Vaccines prevent diseases.
▪Aşılar hastalıkları önler.

"deter" ile aynı kökene sahip kelimeler

"deter"'in kökeni

'Deter' kelimesi, Latince 'deterrere' kökünden türetilmiştir ve 'geri çekmek' anlamına gelirken, zamanla 'caydırmak' anlamını kazanmıştır.

Kelime yapısı

'De' (geri) ve 'terrere' (korkutmak) köklerinden oluşur ve 'geri korkutmak' anlamını taşır.

Aynı kökene sahip kelimeler

'Deter' kelimesinin kökü 'terrere'dir (korkutmak). Aynı kökü paylaşan diğer kelimeler arasında 'terror' (korku) ve 'terrify' (korkutmak) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

alliance

alliance

862
▪form an alliance
▪strategic alliance
İsim ┃
Views 0
alliance

alliance

862
ittifak, birlik
▪form an alliance – ittifak kurmak
▪strategic alliance – stratejik ittifak
İsim ┃
Views 0
deter

deter

863
▪deterrence (isim)
▪deter crime
current
post
Fiil ┃
Views 1
deter

deter

863
Caydırmak, engellemek
▪deterrence (isim) – caydırma, engelleme deter someone from doing something – birini bir şey yapmaktan caydırmak
▪deter crime – suçu caydırmak
Fiil ┃
Views 1
liable

liable

864
▪be liable for
▪be held liable
Sıfat ┃
Views 2
liable

liable

864
Sorumlu, yükümlü
▪be liable for – sorumlu olmak
▪be held liable – sorumlu tutulmak
Sıfat ┃
Views 2
segment

segment

865
▪market segment
▪segment of a circle
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
segment

segment

865
parça, bölüm
▪market segment – pazar bölümü
▪segment of a circle – dairenin parçası
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
initiate

initiate

866
▪initiate a project
▪initiate a conversation
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
initiate

initiate

866
Başlatıcı, başlatan kişi
▪initiate a project – bir projeyi başlatmak
▪initiate a conversation – bir konuşmayı başlatmak
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
Same category words
güvenlik, prosedür

deter

Caydırmak, engellemek
current post
863

secure

842

deter

863

identify

988

Visitors & Members
1+