dispute anlamı

'Dispute' means 'a disagreement or argument about something important'.

dispute :

Tartışma, anlaşmazlık

İsim

▪ There was a dispute over the contract terms.

▪ Sözleşme şartları üzerinde bir tartışma vardı.

▪ The dispute between the neighbors was resolved.

▪ Komşular arasındaki anlaşmazlık çözüldü.

paraphrasing

▪ argument – tartışma

▪ conflict – çatışma

dispute :

Tartışmak, itiraz etmek

Fiil

▪ They disputed the decision made by the committee.

▪ Komitenin aldığı karara itiraz ettiler.

▪ She disputed the charges on her bill.

▪ Faturasındaki ücretlere itiraz etti.

paraphrasing

▪ challenge – meydan okumak

▪ contest – itiraz etmek

Telaffuz

dispute [dɪˈspjuːt]

Fiil, ikinci hecede "pute" üzerine vurgu ile "dis-pyut" olarak telaffuz edilir.

dispute [ˈdɪspjuːt]

İsim, birinci hecede "dis" üzerine vurgu ile "dis-pyut" olarak telaffuz edilir.

"dispute" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"dispute" - Genel anlam

İsim
Tartışma, anlaşmazlık
Fiil
Tartışmak, itiraz etmek

"dispute" için konuşma türü değişiklikleri

▪ disputable (sıfat) – tartışılabilir

▪ indisputable (sıfat) – tartışılmaz

"dispute" ile yaygın ifadeler

▪ settle a dispute – bir anlaşmazlığı çözmek

▪ in dispute – tartışma konusu

▪ beyond dispute – tartışmasız

▪ dispute a claim – bir iddiaya itiraz etmek

TOEIC'teki "dispute" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'dispute' is often used in contexts involving disagreements over terms or conditions.

▪The parties are in dispute over the contract.
▪Taraflar sözleşme üzerinde anlaşmazlık içindeler.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'dispute' can be tested as both a noun and a verb, focusing on its usage in sentences.

▪They dispute the accuracy of the report.
▪Raporun doğruluğunu tartışıyorlar.

dispute

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Settle a dispute' means to resolve a disagreement, often used in legal or formal contexts.

▪They finally settled the dispute in court.
▪Nihayet mahkemede anlaşmazlığı çözdüler.

'Beyond dispute' means something is unquestionable or certain.

▪Her talent is beyond dispute.
▪Onun yeteneği tartışmasızdır.

Benzer kelimeler ve "dispute" arasındaki farklar

dispute

,

argument

farklılıklar

'Dispute' genellikle resmi veya önemli konular üzerindeki anlaşmazlıklar için kullanılırken, 'argument' daha genel ve günlük tartışmalar için kullanılır.

dispute
▪The dispute was about the contract terms.
▪Anlaşmazlık sözleşme şartları hakkındaydı.
argument
▪They had an argument about the movie.
▪Film hakkında bir tartışma yaşadılar.

dispute

,

conflict

farklılıklar

'Dispute' belirli bir konuda anlaşmazlık anlamına gelirken, 'conflict' genellikle daha geniş ve uzun süreli çekişmeler için kullanılır.

dispute
▪The dispute was resolved quickly.
▪Çatışma yıllarca sürdü.
conflict
▪The conflict lasted for years.
▪Çatışma yıllarca sürdü.

"dispute" ile aynı kökene sahip kelimeler

"dispute"'in kökeni

'Dispute' kelimesi, Latin kökenli 'disputare' kelimesinden gelir ve başlangıçta 'tartışmak' veya 'müzakere etmek' anlamında kullanılmıştır.

Kelime yapısı

'Dispute' kelimesi, 'dis' (ayrı) ve 'putare' (düşünmek) köklerinden oluşur, bu da kelimeye 'ayrı düşünmek' anlamını kazandırır.

Aynı kökene sahip kelimeler

'Dispute' kelimesinin kökü 'putare'dir. Aynı kökü paylaşan diğer kelimeler arasında 'compute' (hesaplamak) ve 'repute' (ün) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

attraction

attraction

1889
▪tourist attraction
▪main attraction
İsim ┃
Views 1
attraction

attraction

1889
cazibe, çekim
▪tourist attraction – turistik cazibe merkezi
▪main attraction – ana cazibe
İsim ┃
Views 1
dispute

dispute

1890
▪settle a dispute
▪in dispute
current
post
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
dispute

dispute

1890
Tartışma, anlaşmazlık
▪settle a dispute – bir anlaşmazlığı çözmek
▪in dispute – tartışma konusu
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
convey

convey

1891
▪convey a message
▪convey an idea
Fiil ┃
Views 1
convey

convey

1891
İletmek, taşımak
▪convey a message – bir mesaj iletmek
▪convey an idea – bir fikir iletmek
Fiil ┃
Views 1
compromise

compromise

1892
▪reach a compromise
▪compromise on quality
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
compromise

compromise

1892
uzlaşma, anlaşma
▪reach a compromise – uzlaşmaya varmak
▪compromise on quality – kaliteden ödün vermek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
abolish

abolish

1893
Fiil ┃
Views 0
abolish

abolish

1893
Kaldırmak, sona erdirmek
Fiil ┃
Views 0
Same category words
hukuk, düzenleme

dispute

Tartışma, anlaşmazlık
current post
1890

Visitors & Members
1+