eccentricity anlamı

'Eccentricity' means 'the quality of being unconventional or slightly strange'.

eccentricity :

tuhaflık, alışılmadıklık

İsim

▪ Her eccentricity made her stand out in the crowd.

▪ Onun tuhaflığı kalabalıkta dikkat çekmesini sağladı.

▪ The artist's eccentricity was reflected in his work.

▪ Sanatçının tuhaflığı eserlerine yansımıştı.

paraphrasing

▪ oddity – tuhaflık

▪ peculiarity – alışılmadık özellik

Telaffuz

eccentricity [ˌɛksɛnˈtrɪsɪti]

İsim, üçüncü hecede vurgu olan "tric" kısmında vurgulanır ve "ek-sen-tri-si-ti" olarak telaffuz edilir.

"eccentricity" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"eccentricity" - Genel anlam

İsim
tuhaflık, alışılmadıklık

"eccentricity" için konuşma türü değişiklikleri

▪ eccentric (sıfat) – tuhaf, alışılmadık

▪ eccentric (isim) – tuhaf kişi

"eccentricity" ile yaygın ifadeler

▪ show eccentricity – tuhaflık göstermek

▪ embrace eccentricity – tuhaflığı benimsemek

▪ a touch of eccentricity – biraz tuhaflık

▪ known for eccentricity – tuhaflığıyla tanınmak

TOEIC'teki "eccentricity" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'eccentricity' often refers to a distinctive or unconventional behavior or style.

▪His eccentricity was evident in his colorful attire.
▪Onun tuhaflığı renkli kıyafetlerinde belirgindi.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In grammar questions, 'eccentricity' is typically used as a noun, often describing a person's behavior or characteristic.

▪Her eccentricity amused her friends.
▪Onun tuhaflığı arkadaşlarını eğlendirdi.

eccentricity

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Eccentricity of character' refers to unusual traits or behaviors that make someone unique.

▪His eccentricity of character was admired by many.
▪Onun karakterindeki tuhaflık birçok kişi tarafından takdir edildi.

'March to the beat of one's own drum' is an idiomatic expression meaning to act independently and have unconventional ideas.

▪She always marched to the beat of her own drum.
▪O, her zaman kendi bildiğini okurdu.

Benzer kelimeler ve "eccentricity" arasındaki farklar

eccentricity

,

oddity

farklılıklar

'Eccentricity' refers to unconventional behavior, while 'oddity' often implies something strange or unusual.

eccentricity
▪His eccentricity was charming.
▪Onun tuhaflığı çekiciydi.
oddity
▪The oddity of the sculpture intrigued visitors.
▪Heykelin tuhaflığı ziyaretçileri cezbetti.

eccentricity

,

peculiarity

farklılıklar

'Eccentricity' often describes a person's behavior, while 'peculiarity' can refer to any unusual characteristic or feature.

eccentricity
▪Her eccentricity made her memorable.
▪Tasarımın alışılmadık özelliği asimetrik oluşuydu.
peculiarity
▪The peculiarity of the design was its asymmetry.
▪Tasarımın alışılmadık özelliği asimetrik oluşuydu.

"eccentricity" ile aynı kökene sahip kelimeler

"eccentricity"'in kökeni

The word's etymology is not clear.

Kelime yapısı

The analysis of the word's composition is unclear.

Aynı kökene sahip kelimeler

The word's root is unclear or difficult to confirm.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

likelihood

likelihood

1124
▪in all likelihood
▪reduce the likelihood
İsim ┃
Views 1
likelihood

likelihood

1124
olasılık, ihtimal
▪in all likelihood – büyük olasılıkla
▪reduce the likelihood – olasılığı azaltmak
İsim ┃
Views 1
eccentricity

eccentricity

1125
▪show eccentricity
▪embrace eccentricity
current
post
İsim ┃
Views 2
eccentricity

eccentricity

1125
tuhaflık, alışılmadıklık
▪show eccentricity – tuhaflık göstermek
▪embrace eccentricity – tuhaflığı benimsemek
İsim ┃
Views 2
admirably

admirably

1126
▪act admirably
▪perform admirably
Zarf ┃
Views 1
admirably

admirably

1126
Takdire şayan bir şekilde
▪act admirably – takdire şayan bir şekilde hareket etmek
▪perform admirably – takdire şayan bir performans sergilemek
Zarf ┃
Views 1
substantiate
▪substantiate a theory
▪substantiate an argument
Fiil ┃
Views 1
substantiate
Kanıtlamak, desteklemek
▪substantiate a theory – bir teoriyi kanıtlamak
▪substantiate an argument – bir argümanı desteklemek
Fiil ┃
Views 1
sever

sever

1128
▪sever ties
▪sever a relationship
Fiil ┃
Views 2
sever

sever

1128
Kesmek, ayırmak
▪sever ties – bağları koparmak
▪sever a relationship – bir ilişkiyi sonlandırmak
Fiil ┃
Views 2
Same category words
diğerleri

eccentricity

tuhaflık, alışılmadıklık
current post
1125

root

1338

contain

540

universal

1413

tight

1589

Visitors & Members
2+