inquisitive anlamı

inquisitive, "bir şeyi öğrenmek veya anlamak için meraklı ve soru soran" anlamına gelir.

inquisitive :

Meraklı, sorgulayıcı

Sıfat

▪ The inquisitive child asked many questions.

▪ Meraklı çocuk birçok soru sordu.

▪ Her inquisitive nature helps her learn quickly.

▪ Meraklı doğası onun hızlı öğrenmesine yardımcı olur.

paraphrasing

▪ curious – meraklı

▪ probing – sorgulayıcı

Telaffuz

inquisitive [ɪnˈkwɪz.ɪ.tɪv]

İkinci hecede "quiz" kısmında vurgu vardır ve "in-kwiz-ı-tiv" olarak telaffuz edilir.

"inquisitive" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"inquisitive" - Genel anlam

Sıfat
Meraklı, sorgulayıcı

"inquisitive" için konuşma türü değişiklikleri

▪ inquisitiveness (isim) – merak, sorgulayıcılık

▪ inquire (fiil) – soru sormak, araştırmak

"inquisitive" ile yaygın ifadeler

▪ inquisitive mind – meraklı zihin

▪ inquisitive nature – meraklı doğa

▪ be inquisitive about something – bir şey hakkında meraklı olmak

▪ inquisitive learner – meraklı öğrenci

TOEIC'teki "inquisitive" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

TOEIC kelime sorularında, "inquisitive" genellikle "meraklı" anlamında kullanılır.

▪The inquisitive student always seeks answers.
▪Meraklı öğrenci her zaman cevaplar arar.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

"Inquisitive" sıfatı, genellikle öğrenme veya bilgi edinme isteği ile ilgili sorularda kullanılır.

▪She is an inquisitive person who loves to explore.
▪O, keşfetmeyi seven meraklı bir kişidir.

inquisitive

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

"Inquisitive minds" ifadesi, öğrenmeye hevesli ve soru sormaya istekli zihinleri tanımlar.

▪Inquisitive minds are essential for innovation.
▪Meraklı zihinler yenilik için gereklidir.

"Inquisitive nature" ifadesi, doğal olarak meraklı olan bir kişiyi tanımlar.

▪His inquisitive nature led him to become a scientist.
▪Meraklı doğası onu bir bilim insanı olmaya yönlendirdi.

Benzer kelimeler ve "inquisitive" arasındaki farklar

inquisitive

,

curious

farklılıklar

"Inquisitive", bir şeyi öğrenmek için aktif olarak soru soran bir tutumu ifade ederken, "curious" daha genel bir merak anlamına gelir.

inquisitive
▪The inquisitive child asked about everything.
▪Meraklı çocuk her şey hakkında soru sordu.
curious
▪The curious child looked at the stars.
▪Meraklı çocuk yıldızlara baktı.

inquisitive

,

probing

farklılıklar

"Inquisitive" daha çok öğrenme ve keşfetme isteği ile ilişkilidirken, "probing" daha derinlemesine ve eleştirel bir sorgulama anlamına gelir.

inquisitive
▪The inquisitive student asked many questions.
▪Zorlu sorular soran sorgulayıcı mülakatçı.
probing
▪The probing interviewer asked challenging questions.
▪Zorlu sorular soran sorgulayıcı mülakatçı.

"inquisitive" ile aynı kökene sahip kelimeler

"inquisitive"'in kökeni

"Inquisitive" kelimesi, Latince "inquisitivus" kelimesinden gelmektedir ve "soru sormak" anlamına gelen "inquirere" kökünden türetilmiştir. Bu da merak ve öğrenme isteği anlamını taşır.

Kelime yapısı

"In" (içinde), "quisit" (soru sormak) ve "ive" (sıfat) eklerinden oluşur. Bu yapı, meraklı olma durumunu ifade eder.

Aynı kökene sahip kelimeler

"Inquisitive" kelimesinin kökü "inquirere"dir (soru sormak). Aynı kökü paylaşan diğer kelimeler arasında "inquire" (soru sormak) ve "inquiry" (soruşturma) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

odds

odds

1015
▪against all odds
▪odds are in favor
İsim ┃
Views 1
odds

odds

1015
Olasılık, ihtimal
▪against all odds – her şeye rağmen
▪odds are in favor – lehine olasılık
İsim ┃
Views 1
inquisitive

inquisitive

1016
▪inquisitive mind
▪inquisitive nature
current
post
Sıfat ┃
Views 1
inquisitive

inquisitive

1016
Meraklı, sorgulayıcı
▪inquisitive mind – meraklı zihin
▪inquisitive nature – meraklı doğa
Sıfat ┃
Views 1
dissertation
▪write a dissertation
▪submit a dissertation
İsim ┃
Views 2
dissertation
tez, bilimsel çalışma
▪write a dissertation – tez yazmak
▪submit a dissertation – tez teslim etmek
İsim ┃
Views 2
overturn

overturn

1018
▪overturn a decision
▪overturn a verdict
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
overturn

overturn

1018
Devrilme, tersine çevirme
▪overturn a decision – bir kararı tersine çevirmek
▪overturn a verdict – bir hükmü bozmak
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
tardy

tardy

1019
▪be tardy for school
▪arrive tardy
Sıfat ┃
Views 2
tardy

tardy

1019
Geç, geç kalan
▪be tardy for school – okula geç kalmak
▪arrive tardy – geç varmak
Sıfat ┃
Views 2
Same category words
psikoloji, danışmanlık

inquisitive

Meraklı, sorgulayıcı
current post
1016

innate

1907

attitude

402

suppose

22

Visitors & Members
1+