judge anlamı

'judge' means to form an opinion or conclusion about something or someone.

judge :

yargıç, hakem

İsim

▪ The judge listened to both sides of the case.

▪ Yargıç, davanın her iki tarafını da dinledi.

▪ She was a judge in the cooking competition.

▪ Yemek yarışmasında hakemdi.

paraphrasing

▪ magistrate – yargıç

▪ referee – hakem

judge :

yargılamak, değerlendirmek

Fiil

▪ Do not judge a book by its cover.

▪ Bir kitabı kapağına göre yargılama.

▪ She will judge the art contest.

▪ Sanat yarışmasını değerlendirecek.

paraphrasing

▪ evaluate – değerlendirmek

▪ assess – değerlendirmek

Telaffuz

judge [dʒʌdʒ]

İsim ve fiil olarak aynı şekilde telaffuz edilir ve "jaj" şeklinde okunur.

"judge" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"judge" - Genel anlam

İsim
yargıç, hakem
Fiil
yargılamak, değerlendirmek

"judge" için konuşma türü değişiklikleri

▪ judgment (isim) – yargı, karar

▪ judicial (sıfat) – yargısal

"judge" ile yaygın ifadeler

▪ make a judgment – bir yargıda bulunmak

▪ judge a competition – bir yarışmayı değerlendirmek

▪ judge fairly – adil bir şekilde yargılamak

▪ reserve judgment – yargıyı ertelemek

TOEIC'teki "judge" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'judge' is often used in contexts related to forming opinions or making decisions.

▪The panel will judge the presentations tomorrow.
▪Panel, sunumları yarın değerlendirecek.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'judge' is used as a verb requiring an object, often tested with nouns or gerunds as objects.

▪They judged the performance to be excellent.
▪Performansı mükemmel olarak değerlendirdiler.

judge

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Judge a book by its cover' is an idiom meaning to make a decision based on appearance.

▪Never judge a book by its cover.
▪Asla bir kitabı kapağına göre yargılama.

'Sit in judgment' means to act as a judge or criticize others.

▪He tends to sit in judgment of others.
▪Başkalarını yargılama eğilimindedir.

Benzer kelimeler ve "judge" arasındaki farklar

judge

,

evaluate

farklılıklar

'Judge' often implies forming an opinion or decision, while 'evaluate' suggests a more systematic assessment.

judge
▪She judged the competition fairly.
▪Yarışmayı adil bir şekilde değerlendirdi.
evaluate
▪They evaluated the project thoroughly.
▪Projeyi kapsamlı bir şekilde değerlendirdiler.

judge

,

assess

farklılıklar

'Judge' can imply a final decision, whereas 'assess' often involves an ongoing process of evaluation.

judge
▪The jury will judge the final round.
▪Öğretmen, öğrencilerin ilerlemesini değerlendirdi.
assess
▪The teacher assessed the students' progress.
▪Öğretmen, öğrencilerin ilerlemesini değerlendirdi.

"judge" ile aynı kökene sahip kelimeler

"judge"'in kökeni

'Judge' kelimesi, Latince 'judex' kelimesinden türemiştir ve başlangıçta 'yargılamak' veya 'karar vermek' anlamına gelir.

Kelime yapısı

'Judge' kelimesi, 'jud' (yargı) kökü ve 'ge' (isim veya fiil) ekinden oluşur.

Aynı kökene sahip kelimeler

'Judge' kelimesinin kökü 'jud'dur. Aynı kökü paylaşan diğer kelimeler arasında 'judicial' (yargısal) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

instantly

instantly

2007
▪respond instantly
▪instantly recognizable
Zarf ┃
Views 0
instantly

instantly

2007
Anında, hemen
▪respond instantly – anında yanıtlamak
▪instantly recognizable – anında tanınabilir
Zarf ┃
Views 0
judge

judge

2008
▪make a judgment
▪judge a competition
current
post
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
judge

judge

2008
yargıç, hakem
▪make a judgment – bir yargıda bulunmak
▪judge a competition – bir yarışmayı değerlendirmek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
fortify

fortify

2009
▪fortification (isim)
▪fortify the walls
Fiil ┃
Views 1
fortify

fortify

2009
Güçlendirmek, sağlamlaştırmak
▪fortification (isim) – güçlendirme, tahkimat fortify a position – bir mevziyi güçlendirmek
▪fortify the walls – duvarları güçlendirmek
Fiil ┃
Views 1
discharge

discharge

2010
▪discharge a patient
▪discharge a duty
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
discharge

discharge

2010
Tahliye, boşaltma
▪discharge a patient – bir hastayı taburcu etmek
▪discharge a duty – bir görevi yerine getirmek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
coherent

coherent

2011
▪coherent argument
▪coherent explanation
Sıfat ┃
Views 0
coherent

coherent

2011
Uyumlu, tutarlı
▪coherent argument – tutarlı bir argüman
▪coherent explanation – mantıklı bir açıklama
Sıfat ┃
Views 0
Same category words
hukuk, düzenleme

judge

yargıç, hakem
current post
2008

against

1094

stringent

921

deed

1062

Visitors & Members
1+