junior anlamı

'junior' means younger or lower in rank or status.

junior :

daha genç, alt rütbede olan

Sıfat

▪ She is a junior employee at the company.

▪ O, şirkette alt rütbede bir çalışan.

▪ He is junior to me by two years.

▪ O, benden iki yaş daha genç.

paraphrasing

▪ younger – daha genç

▪ lower – daha düşük

junior :

genç kişi, kıdemsiz kişi

İsim

▪ The juniors are organizing a school event.

▪ Gençler bir okul etkinliği düzenliyor.

▪ He is a junior in high school.

▪ O, lisede üçüncü sınıf öğrencisi.

paraphrasing

▪ underclassman – alt sınıf öğrencisi

▪ novice – acemi

Telaffuz

junior [ˈdʒuː.ni.ər]

Sıfat ve isim olarak aynı telaffuz edilir, vurgu ilk hece « ju » üzerindedir ve « cu-ni-ır » şeklinde telaffuz edilir.

"junior" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"junior" - Genel anlam

Sıfat
daha genç, alt rütbede olan
İsim
genç kişi, kıdemsiz kişi

"junior" için konuşma türü değişiklikleri

▪ juniority (isim) – gençlik, kıdemsizlik

▪ juniorize (fiil) – gençleştirmek, kıdemsizlik vermek

"junior" ile yaygın ifadeler

▪ junior partner – genç ortak

▪ junior position – alt rütbe

▪ junior year – üçüncü sınıf (okul)

▪ junior league – gençler ligi

TOEIC'teki "junior" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'junior' is often used to describe positions or roles that are lower in rank.

▪She holds a junior position in the company.
▪O, şirkette alt rütbede bir pozisyonda.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'junior' may appear in comparative contexts, highlighting differences in rank or age.

▪He is junior to the manager.
▪O, müdüre göre daha alt rütbede.

junior

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Junior executive' is a common phrase used to describe a lower-level management position.

▪The junior executive attended the meeting.
▪Alt düzey yönetici toplantıya katıldı.

'Junior moment' is an informal expression used humorously to describe a moment of forgetfulness.

▪I had a junior moment and forgot my keys.
▪Anahtarlarımı unuttum, bu bir gençlik anıydı.

Benzer kelimeler ve "junior" arasındaki farklar

junior

,

younger

farklılıklar

'Junior' often implies a lower rank or status, while 'younger' simply refers to age.

junior
▪He is junior to his colleagues.
▪O, meslektaşlarına göre daha alt rütbede.
younger
▪She is younger than her brother.
▪O, kardeşinden daha genç.

junior

,

subordinate

farklılıklar

'Junior' can refer to age or rank, while 'subordinate' specifically refers to a lower rank in a hierarchy.

junior
▪The junior staff attended the training.
▪Alt kademe, yöneticinin talimatlarını takip etti.
subordinate
▪The subordinate followed the manager's instructions.
▪Alt kademe, yöneticinin talimatlarını takip etti.

"junior" ile aynı kökene sahip kelimeler

"junior"'in kökeni

The word 'junior' originates from the Latin word 'iunior', meaning younger, and has been used to denote someone of lesser age or rank.

Kelime yapısı

'Junior' consists of 'jun' (young) and 'ior' (comparative suffix), indicating a younger or lower status.

Aynı kökene sahip kelimeler

The word's root is 'jun', and other words sharing this root include 'juvenile' (young person) and 'rejuvenate' (to make young again).

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

freshman

freshman

1295
▪freshman year
▪freshman orientation
İsim ┃
Views 1
freshman

freshman

1295
birinci sınıf öğrencisi
▪freshman year – birinci sınıf yılı
▪freshman orientation – birinci sınıf oryantasyonu
İsim ┃
Views 1
junior

junior

1296
▪junior partner
▪junior position
current
post
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 1
junior

junior

1296
daha genç, alt rütbede olan
▪junior partner – genç ortak
▪junior position – alt rütbe
Sıfat ┃
İsim ┃
Views 1
ashamed

ashamed

1297
▪feel ashamed
▪be ashamed of
Sıfat ┃
Views 1
ashamed

ashamed

1297
utanmış, mahcup
▪feel ashamed – utanmış hissetmek
▪be ashamed of – bir şeyden utanmak
Sıfat ┃
Views 1
pillow

pillow

1298
▪sleep on a pillow
▪fluff a pillow
İsim ┃
Views 1
pillow

pillow

1298
Yastık, destek
▪sleep on a pillow – yastıkta uyumak
▪fluff a pillow – yastığı kabartmak
İsim ┃
Views 1
awful

awful

1299
▪feel awful
▪look awful
Sıfat ┃
Views 0
awful

awful

1299
Korkunç, berbat
▪feel awful – korkunç hissetmek
▪look awful – korkunç görünmek
Sıfat ┃
Views 0
Same category words
işe alım, iş arama

junior

daha genç, alt rütbede olan
current post
1296

junior

1296

job

1344

Visitors & Members
1+