option anlamı

'Option' means a choice or possibility available in a situation.

option :

Seçenek, tercih

İsim

▪ You have the option to stay or leave.

▪ Kalmak veya gitmek için bir seçeneğiniz var.

▪ There are several options available.

▪ Mevcut birkaç seçenek var.

paraphrasing

▪ choice – tercih

▪ alternative – alternatif

option :

Seçmek, tercih etmek

Fiil

▪ You can option the car with a sunroof.

▪ Aracı sunroof ile tercih edebilirsiniz.

▪ She decided to option the blue dress.

▪ Mavi elbiseyi seçmeye karar verdi.

paraphrasing

▪ select – seçmek

▪ choose – tercih etmek

Telaffuz

option [ˈɒp.ʃən]

İsim, birinci hecede vurgu olan « op » kısmında vurgulanır ve « op-şın » olarak telaffuz edilir.

option [ˈɒp.ʃən]

Fiil, birinci hecede vurgu olan « op » kısmında vurgulanır ve « op-şın » olarak telaffuz edilir.

"option" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"option" - Genel anlam

İsim
Seçenek, tercih
Fiil
Seçmek, tercih etmek

"option" için konuşma türü değişiklikleri

▪ optional (sıfat) – isteğe bağlı

▪ optionally (zarf) – isteğe bağlı olarak

"option" ile yaygın ifadeler

▪ exercise an option – bir seçeneği kullanmak

▪ keep your options open – seçeneklerinizi açık tutmak

▪ have no option – seçenek olmamak

▪ weigh your options – seçeneklerinizi değerlendirmek

TOEIC'teki "option" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

In TOEIC vocabulary questions, 'option' often refers to a choice or alternative in a decision-making process.

▪You have the option to renew the contract.
▪Sözleşmeyi yenileme seçeneğiniz var.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

In TOEIC grammar questions, 'option' as a noun is tested for its role in sentences, often requiring identification of subject or object.

▪The manager presented the options to the team.
▪Yönetici, ekibe seçenekleri sundu.

option

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Option to buy' means having the choice to purchase something, often used in legal or financial contexts.

▪She has the option to buy the house next year.
▪Gelecek yıl evi satın alma seçeneğine sahip.

'Option out' means to choose not to participate in something.

▪He decided to option out of the project.
▪Projeye katılmamayı tercih etti.

Benzer kelimeler ve "option" arasındaki farklar

option

,

choice

farklılıklar

'Option' refers to a possibility available, while 'choice' refers to the act of selecting from those possibilities.

option
▪You have the option to stay.
▪Kalma seçeneğiniz var.
choice
▪She made the choice to stay.
▪Kalma kararı aldı.

option

,

alternative

farklılıklar

'Option' is a general term for any available possibility, while 'alternative' specifically refers to another possibility when the first is not suitable.

option
▪There are several options available.
▪Alternatif bir plana ihtiyacımız var.
alternative
▪We need an alternative plan.
▪Alternatif bir plana ihtiyacımız var.

"option" ile aynı kökene sahip kelimeler

"option"'in kökeni

The word 'option' originates from the Latin 'optio', meaning 'choice' or 'wish', and has evolved to signify any available choice or possibility.

Kelime yapısı

'Option' consists of 'op' (towards) and 'tion' (noun suffix), forming a word that means 'a choice towards something'.

Aynı kökene sahip kelimeler

The word's root is 'opt'. Similar words include 'optimize' (to make the best choice), 'optical' (related to sight, choosing what to see).

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

quit

quit

1365
Fiil ┃
Views 1
quit

quit

1365
Bırakmak, ayrılmak
Fiil ┃
Views 1
option

option

1366
▪exercise an option
▪keep your options open
current
post
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
option

option

1366
Seçenek, tercih
▪exercise an option – bir seçeneği kullanmak
▪keep your options open – seçeneklerinizi açık tutmak
İsim ┃
Fiil ┃
Views 2
equal

equal

1367
Sıfat ┃
Fiil ┃
Views 1
equal

equal

1367
Eşit, aynı
Sıfat ┃
Fiil ┃
Views 1
difficulty

difficulty

1368
▪have difficulty
▪face difficulty
İsim ┃
Views 1
difficulty

difficulty

1368
Zorluk, güçlük
▪have difficulty – zorluk yaşamak
▪face difficulty – zorlukla karşılaşmak
İsim ┃
Views 1
insist

insist

1369
▪insistence (isim)
▪insist that someone do something
Fiil ┃
Views 1
insist

insist

1369
ısrar etmek, talep etmek
▪insistence (isim) – ısrar, talep insist on something – bir şey üzerinde ısrar etmek
▪insist that someone do something – birinin bir şey yapmasını ısrarla istemek
Fiil ┃
Views 1
Same category words
insan kaynakları, işe alma

option

Seçenek, tercih
current post
1366

role

1570

resign

467

nominate

497

desirable

2041

Visitors & Members
2+