scope anlamı

'Scope' means 'the extent or range of something, like a project or activity'.

scope :

Kapsam, alan

İsim

▪ The scope of the project is large.

▪ Projenin kapsamı geniştir.

▪ We need to define the scope of the study.

▪ Çalışmanın kapsamını tanımlamamız gerekiyor.

paraphrasing

▪ range – menzil

▪ extent – genişlik

scope :

Araştırmak, incelemek

Fiil

▪ They scoped the area for the new store.

▪ Yeni mağaza için alanı incelediler.

▪ The team scoped the market trends.

▪ Ekip, pazar eğilimlerini araştırdı.

paraphrasing

▪ investigate – araştırmak

▪ examine – incelemek

Telaffuz

scope [skoʊp]

İsim ve fiil olarak aynı telaffuz edilir, vurgu tek heceli olduğu için belirgin değildir ve "skop" olarak telaffuz edilir.

"scope" hakkında yaygın ifadeler ve dil bilgisi

"scope" - Genel anlam

İsim
Kapsam, alan
Fiil
Araştırmak, incelemek

"scope" için konuşma türü değişiklikleri

▪ scoping (isim) – kapsam belirleme

▪ scoped (sıfat) – kapsamı belirlenmiş

"scope" ile yaygın ifadeler

▪ scope of work – iş kapsamı

▪ scope out – kapsamını belirlemek

▪ within the scope – kapsam dahilinde

▪ scope for improvement – iyileştirme alanı

TOEIC'teki "scope" ile ilgili önemli örnekler

TOEIC sınavından kelime dağarcığı örnekleri

TOEIC kelime sorularında, 'scope' genellikle bir projenin veya çalışmanın kapsamını belirtmek için kullanılır.

▪The scope of the project includes all departments.
▪Projenin kapsamı tüm departmanları içerir.

TOEIC sınavından dil bilgisi örnekleri

Dil bilgisi sorularında, 'scope' hem isim hem de fiil olarak kullanılabilir ve bu da doğru söz türünü seçmeyi gerektirir.

▪We need to scope the area before starting.
▪Başlamadan önce alanı incelememiz gerekiyor.

scope

ile ilgili deyimler ve sabit ifadeler TOEIC'teki

'Scope of work', 'iş kapsamı' anlamına gelir ve projelerde sıkça kullanılır.

▪The scope of work must be clear.
▪İş kapsamı net olmalıdır.

'Broaden one's scope', 'birinin bakış açısını genişletmek' anlamına gelir.

▪She wants to broaden her scope in her career.
▪Kariyerinde bakış açısını genişletmek istiyor.

Benzer kelimeler ve "scope" arasındaki farklar

scope

,

range

farklılıklar

'Scope', bir şeyin kapsamını veya sınırlarını ifade ederken, 'range' genellikle bir şeyin yayılımını veya çeşitliliğini ifade eder.

scope
▪The scope of the study is limited.
▪Çalışmanın kapsamı sınırlıdır.
range
▪The product range is extensive.
▪Ürün yelpazesi geniştir.

scope

,

extent

farklılıklar

'Scope', belirli bir alan veya konu ile ilgili sınırları ifade ederken, 'extent' genellikle bir şeyin boyutunu veya derecesini ifade eder.

scope
▪The scope of their responsibilities is clear.
▪Hasarın boyutu ciddiydi.
extent
▪The extent of the damage was severe.
▪Hasarın boyutu ciddiydi.

"scope" ile aynı kökene sahip kelimeler

"scope"'in kökeni

'Scope' kelimesi, Latince 'scopium' kelimesinden türemiştir ve başlangıçta 'bakış açısı' veya 'gözlem' anlamına gelirken, zamanla 'kapsam' anlamını kazanmıştır.

Kelime yapısı

'Scope' kelimesi, önek ve sonek içermeyen tek bir kök kelimeden oluşur ve yapısı basittir.

Aynı kökene sahip kelimeler

'Scope' kelimesinin kökü 'scop' olarak kabul edilir. Aynı kökü paylaşan etkili kelimeler arasında 'telescope' (teleskop) ve 'microscope' (mikroskop) bulunur.

Lütfen quizde bir resim seçin

Quiz

question

Skorunuz

Önceki gönderi ve sonraki gönderi

boast

boast

1653
▪make a boast
▪boast of/about something
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
boast

boast

1653
Övünme, gurur duyulan şey
▪make a boast – övünmek
▪boast of/about something – bir şeyle övünmek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 0
scope

scope

1654
▪scope of work
▪scope out
current
post
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
scope

scope

1654
Kapsam, alan
▪scope of work – iş kapsamı
▪scope out – kapsamını belirlemek
İsim ┃
Fiil ┃
Views 1
conviction

conviction

1655
▪strong conviction
▪criminal conviction
İsim ┃
Views 1
conviction

conviction

1655
inanç, mahkumiyet
▪strong conviction – güçlü inanç
▪criminal conviction – suç mahkumiyeti
İsim ┃
Views 1
hatred

hatred

1656
▪feel hatred
▪express hatred
İsim ┃
Views 2
hatred

hatred

1656
Nefret, kin
▪feel hatred – nefret hissetmek
▪express hatred – nefreti ifade etmek
İsim ┃
Views 2
uneasy

uneasy

1657
▪feel uneasy
▪uneasy about something
Sıfat ┃
Views 1
uneasy

uneasy

1657
huzursuz, tedirgin
▪feel uneasy – huzursuz hissetmek
▪uneasy about something – bir şey hakkında huzursuz
Sıfat ┃
Views 1
Same category words
teknoloji, inovasyon

scope

Kapsam, alan
current post
1654

Visitors & Members
1+